20 Aralık 2012 Perşembe






Ya düşlerinin peşine düşmeyi seçersin.

Ya da olanları kabullenmeyi.

İyiliklerinle güçlenir, keşkelerinle tükenirsin. Karar senin.

Charles Bukowski 



8 yorum:

  1. Yeni yürümeyi öğrenen bir çocuk nasıl yeteneğini göstermek için yanıp tutuşursa, aynı coşkuyla çalışmalarını sürdüren başta 2. grup üyeleri olmak üzere, tüm yoldaşlara teşekkür ederim.

    YanıtlaSil
  2. Adnan hocam, saat: 2.56 da girmiş Charles Bukowski'den insanı aydınlatan dizeleri.İyiliklerimizle güçlenmeye devam edeceğiz.

    YanıtlaSil
  3. Düşlerin vardır ,peşine düşersin,var ya o insan unsuru ...her yerde karşımıza çıkan şartelimizi indiren bazen de attıran...Her insanın düşleri peşine giderken ayaklarına dolanmama dileğiyle...

    YanıtlaSil
  4. Üç gündür yaptığımız çalışmaların bugün sunularına başladık.1.grup olarak ilk sunuyu biz yaptık.Oldukça heyecanlıydı.Söylenecek daha çok şey vardı...

    YanıtlaSil
  5. Sunumlar çok iyiydi. Büyük gelişme var. Ancak eleştiriyi hala olumsuz yönde kullananlar var. Katkı sağlamak bir eleştiri yöntemi olabildiği gibi, başarılı olanı da söylemek bir erdemdir.
    Yine unutmayalım ki, iyinin düşmanı daha iyidir.

    YanıtlaSil
  6. Rıfat Ilgaz
    Ne sorayım sana,
    derste kulak dolgunluğu
    hatırında kalanları mı söylersin,
    uyku sersemliği
    şöyle bir göz gezdirdiğin kitaptan
    aklına girenleri mi?
    Çalışamadın istediğim gibi,
    ya komşulara su taşıdın çeyreğe,
    ya bekâr çamaşırları yıkarken annen
    beşiğini salladın kardeşinin…
    Belki gaz yoktu bu gecelik
    şişesi çatlamıştı belki de lâmbanın.
    Şu halde karşılıksız kalacak sorularım,
    zararı yok,
    vakti gelince senden öğreneceğim
    makarna, un dağıtıldığını,
    Bulgarya'dan gelen kömür motorlarının
    yanaştığını Kumkapı'ya.
    Etin iki lirayı aştığı günlerde
    kulağına kar suyu kaçan toriklerin
    karaya vurduğunu.
    İşimize yaramasa da
    kaça sürüldüğünü kahvenin el altından
    yine sen bilirsin bu sınıfta.
    Yaz ortasında bulursun
    hasta için olduktan sonra
    limonun en sulusunu.
    Mahalle kırılırken uyuzdan
    kükürdü sen taşırsın
    Mısır Çarşısı’ndan hastalara.
    Ararsın kursağına girmese de
    folluğa yeni düşmüş yumurtayı
    cılız çocuklar için.
    Senin omuzlarındadır her işi mahallenin,
    en insaflısını verem doktorunun
    dişçinin en ucuzunu
    sen salık verirsin komşulara.
    Bildiklerin de vardır fazladan
    çiviye, kalaya dair…
    Biraz daha kurcalarsam
    dökersin içyüzünü nalburların.
    Benim bilgili, becerikli çocuğum,
    kalktığın zaman tahtaya
    yüzünün kızarması neden?
    Ayağında sağlamca bir pabuç
    sırtında bir ceket yok diye mi?
    Ne var bunda sıkılacak,
    utanmak bize düşer çocuğum!
    Eğer çalışmadığın içinse,
    bildiklerin sana yeter,
    notun önceden verilmiş,
    bilmediğin şahıs zamirleri olsun!

    Rıfat Ilgaz 1944

    YanıtlaSil
  7. Son saatler...
    Su gibi akıp giden beş gün. Foruma yeni eklenen "Bilinç altı mesajlar" bizi en çok etkileyen, yüzümüzdeki tebessümü kahkahalar taşıyan bir konuydu. Umuyoruz "uykusuzlar" olarak yarın sevgili dostlara yanlarında götürebilecekleri yeni bir materyal hazırlayabiliriz. Tanışma mutluluğunu yaşadığımız yoldaşlara bir kez daha merhaba...

    "hoşçakalın dostlarım benim hoşçakalın dostlarım
    sizi canımda canımın içinde
    kavgamı kafamda götürüyorum
    hoşçakalın dostlarım hoşçakalın dostlarım
    ....
    görüşürüz yine görüşürüz dostlarım
    beraber güneşe güler
    beraber dövüşürüz
    hoşçakalın dostlarım hoşçakalın dostlarım"

    YanıtlaSil

Twitter Delicious Facebook Digg Stumbleupon Favorites More

 
Design by Free WordPress Themes | Bloggerized by Lasantha - Premium Blogger Themes | Affiliate Network Reviews